ANKARA (AA) - Eğitim Teknolojileri Uzmanı Ebru Karayel Çınar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yapay zekanın öğretmenin rolünü yeniden tanımladığını söyledi.
Artık eğitmenlerin dijital okuryazarlığın ötesinde yapay zeka okuryazarı olmaları gerektiğini ifade eden Çınar, bu değişimi 'AI for Educators' yaklaşımıyla açıkladı. Çınar, 'AI for Educators, öğretmenin, yöneticinin ve okul ekosistemindeki herkesin ihtiyaçlarını karşılayacak yüksek bir teknoloji aracıdır. Artık öğretmenlerin yapay zeka okuryazarı olması gerekiyor. Çünkü geleceğe hazırladıkları öğrenciler dijital yerliler.' dedi.
Çınar, yapay zekanın öğreticilerin otoritesini zayıflatmadığını, aksine güçlendirdiğini vurgulayarak, 'Teknolojiyi insan merkezli kullandığınızda öğretmen için bir rehbere dönüşür. Öğrencinin dijital izlerini, ilgi alanlarını, motivasyonlarını doğru yorumlayabilirseniz ders tasarımlarınızı buna göre adapte edersiniz. Öğretmen hala sınıftaki karar mekanizmasıdır. Ancak öğrenciye iyi rehber olabilmek de yine öğretmenin veri, data yorumlama becerisine bağlı. Öğretmenlerin rolü, veriyi okuyan rehber olmak.' diye konuştu.
Eğitimde yapay zeka ajanlar dönemi başladı ama etik sınırlar şartEbru Karayel Çınar, eğitim gibi önemli bir alanda yapay zeka kavramında bahsederken genel kullanımlardan ziyade 'yapay zeka ajanları' üzerinden konuşmak gerektiğini söyledi. Yapay zeka teknolojilerinde ajanlar kavramının yeni bir dönemi başlattığını belirten Çınar, 2025'ten itibaren eylem temelli yapay zeka modellerinin öne çıktığını vurguladı. Çınar, 'Eskiden bir model sadece yanıt verirdi. Şimdi ise kendi inisiyatifiyle aksiyon alabilen yapay zeka ajanları var. Örneğin bir ebeveyn, çocuğunun becerilerini ve hedeflerini girerek hangi kurslara gitmesi gerektiğini ajana sorabiliyor. Yakında herkes kendi ajanını, yani kişisel yapay zeka asistanını kodlama bilmeden geliştirebilecek.' değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye'nin bu dönüşümde sadece kullanıcı değil üretici konumda olması gerektiğini ifade eden Çınar, 'Biz hala küresel dil modellerini kullanıyoruz. Kendi Türk dil modelimizi geliştirip eğitimden kişisel yaşama kadar her alanda kullanabileceğimiz ajanlar üretmeliyiz.' dedi.
Eğitim amaçlı yapay zeka kullanımında kişisel verilerin korunması ve etik farkındalık konularına da dikkati çeken Çınar, yapay zekanın sorumlu kullanımının eğitimin merkezinde olması gerektiğini belirtti. Çınar, 'Bir şeyi size ücretsiz veriyorlarsa ürün sizsinizdir. Öğrencilerin ya da bireylerin verilerini paylaşırken bunun nereye gittiğini bilmek zorundayız. Eğitimde etik ve şeffaf kullanım kültürünü biz oluşturacağız.' ifadelerini kullandı.
Eğitimde insan kavramı önemini korumaya devam edecekYapay zekanın yabancı dil öğretimi üzerindeki etkisine de değinen Çınar, 'yabancı dil öğretmenliği bitecek' yorumlarını aceleci olduğunu söyledi. Çınar, şunları kaydetti:
'Eğer dili sadece iki farklı dil arasında iletişim aracı olarak görüyorsak evet, bu ihtiyaç azalacak. Ama dil kültürel bir unsurdur. İnsan sosyal bir varlık olduğu sürece dili öğrenme ihtiyacı sürecek. Donanıma bağlı çeviri araçları insanın çeviri yapma ihtiyacını azaltsa da dil eğitimi konusunda yapay zeka araçları henüz insan etkileşiminin yerini alamaz.'
Eğitimde dijital dönüşümün sadece teknolojik değil, kültürel bir değişim olduğuna işaret eden Çınar, 'Yapay zeka çağının kültürü şu an oluşuyor. Bu kültürü biz yazacağız. Şeffaf, etik ve insan merkezli bir eğitim anlayışını bizler oluşturursak, gelecek nesiller de aynı bilinci taşıyacak.' değerlendirmesinde bulundu.
Muhabir: Firdevs Bulut Kartal




