TBMM (AA) - TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı ve AK Parti Osmaniye Milletvekili Derya Yanık, AA muhabirine yaptığı açıklamada, özellikle son zamanlarda İsrail'in Filistin'de "açlığı bir silah olarak kullandığına" dikkati çekti.
İsrail'in 7 Ekim 2023'ten bu yana Filistinlilere yönelik "soykırım, etnik temizlik ve toplu öldürme" savaş suçlarını bir arada işlediğini vurgulayan Yanık, artık dünyada vicdan sahibi insanların İsrail'in soykırımının aslında 1948'den bu yana devam ettiğini yüksek sesle dile getirdiğini söyledi.
Yanık, İsrail'in saldırılarında Gazze'nin yüzde 90'ının yıkıldığını, 60 binden fazla insanın öldürüldüğünü, 110 binden fazla insanın da yaralandığını anımsattı.
Öldürülen 60 bin insanın yaklaşık yüzde 65'ini kadınlar ve çocukların oluşturduğuna dikkati çeken Yanık, "Hiçbir savaşta bu kadar sivil katliamı söz konusu değildir. Bu, tek başına Gazze'de, Filistin'de yaşanan soykırımın boyutlarının ne kadar büyük olduğunu gösterir. Bu bir savaş değil, bu bir etnik temizliktir. O yüzden ölenlerin yüzde 65'i kadınlar ve çocuklar." diye konuştu.
Birleşmiş Milletlerin (BM) açıkladığı rapora göre, 3 Ağustos itibarıyla Filistin'de 1 milyonun üzerinde insanın açlık çektiğini aktaran Yanık, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"4 Ağustos itibarıyla açlıktan ölenlerin sayısı 175, bunların yüzde 93'ü çocuk. Açlıktan ölen çocukların görüntülerini izlediğinizde, 2. Dünya Savaşı'nın Holokost görüntüleriyle, bugün Gazze'de açlıktan ölen çocukların görüntüleri arasında hiçbir fark yok. Son derece acımasız, insanlık dışı, hiçbir uluslararası hukuk kuralına uymayan, hiçbir vicdani kurala uymayan bir katliam şebekesiyle karşı karşıyayız. Yine BM Uluslararası Çocuklara Yardım Fonunun (UNICEF) son açıkladığı rapora göre Gazze'de 71 bin çocuk akut beslenme yetersizliğiyle karşı karşıya. Bunların 17 bininin durumu ağır, ölüm tehlikesiyle karşı karşıya."
Uluslararası hukukun, yüzyıllar içerisinde insanlığın ortak tecrübesiyle ortaya çıkmış bir hukuk normu olduğunu aktaran Yanık, uluslararası hukukun özellikle ülkeler, kitleler arası çatışma ve savaş halini düzenleyen, insani şartları ve insanlığı korumayı hedefleyen kurallar bütünü olduğunu hatırlattı.
TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu Başkanı Yanık, İsrail'in şu anda hiçbir uluslararası hukuk kuralını tanımadığını vurgulayarak, "Bu, özellikle son zamanlarda dünyanın dört bir yanından, İsrail'in içerisindeki siyonist olmayan Yahudilerin bir kısmı da dahil olmak üzere çok ciddi tepkiyle karşılanmaya başlandı." ifadesini kullandı.
Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) İngiltere'ye kadar dünyanın dört bir yanında İsrail'e karşı kitlesel tepkilerin ortaya konmaya başlandığını dile getiren Yanık, bu tepkilerin çok önemli ve değerli olduğunu belirtti.
"AB, derhal İsrail'e karşı tavır almak zorunda"Yanık, son zamanlarda İngiltere, Fransa, İspanya, İrlanda gibi ülkeler başta olmak üzere bazı Avrupa ülkelerinin Filistin'in devlet olarak tanınması ve İsrail'in durdurulmasına yönelik açıklamalarda bulunduğunu anımsatarak, şu ifadeleri kullandı:
"Bunları da çok önemsiyoruz. Bir an önce bu sözlerin hayata geçmesi, bir tavır olarak ortaya konması gerektiğini buradan bir kez daha ifade etmek isterim. Ancak daha önemlisi İsrail'i durdurma imkanı olan, hatta varlık sebebi zaten bu tür durumlarda aksiyon almak olan uluslararası kurum ve kuruluşların harekete geçmesidir. Başta BMGK'nin derhal İsrail'e fiili müdahale kararı alması gerekiyor. Aksi halde İsrail durmayacak, bu katliamı, vahşeti sürdürmeye devam edecek. Fransa, İspanya gibi AB üyesi ülkeler bireysel olarak tepki veriyor ama AB, bir örgütlü güç olarak derhal İsrail'e karşı tavır almak, tepki göstermek zorunda. AB yetkililerinden İsrail'le alakalı 'önemli bir müttefikimiz' açıklamaları gelmeye devam ederse İsrail durmaz. ABD, İsrail'e silah desteği ile maddi, lojistik, diplomatik ve siyasal desteğini bir an önce durdurması lazım."
Son 22 aylık süreçte Gazze'deki nüfusun yüzde 7'sinin İsrail'in saldırıları nedeniyle ya öldüğüne ya da sakat kaldığına dikkati çeken Yanık, "ABD, lütfen bu yüzde 7'yi kendi nüfusuyla kıyaslasın. 22 ayda ABD nüfusunun yüzde 7'si ölse ya da sakat kalsaydı ne olurdu?" sorusunu yöneltti.
Yanık, "ABD başta olmak üzere bu anlamda İsrail'e maddi, manevi cesaret sağlayan her ülkenin bir an önce bu vandallığa ortak olmaktan, bu vahşetin bir tarafında olmaktan vazgeçmesi lazım." ifadesini kullandı.
Türkiye'nin en başından beri hem insani yardım noktasında hem de diplomatik olarak Filistin'in yanında olduğunu aktaran Yanık, bugüne kadar 101 bin ton insani yardım malzemesinin Filistin'e ulaştırıldığını anımsattı.
Diplomatik olarak da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde her platformda, en yüksek tonda Filistin'e destek verilmesi ve İsrail'in durdurulması gerektiğini dile getirdiklerini belirten Yanık, 1967 sınırları temelli "2 devletli çözümün" bir an önce hayata geçirilmesi ve bölgesel anlamda da güvenliğin tesis edilmesi gerektiğini ifade ettiklerini bildirdi.
Türkiye'nin Filistin'e yönelik desteğini sürdüreceğini vurgulayan Yanık, "Uluslararası platformlarda da bu desteği vermeye devam edeceğiz ama bir kez daha altını çizmek isterim, burada asıl aksiyonu alması gereken uluslararası kurum ve kuruluşlardır." dedi.
Muhabir: Oğuzhan Sarı
