İSTANBUL (AA) - İki üniversitenin işbirliğinde, "Avrupa Birliği Erasmus+ Programı" kapsamında desteklenen, Türkiye ve Filistin'den gençlerin kültürel miras, uluslararası hukuk, şehir bilinci ve insan hakları farkındalığı çerçevesinde buluşması hedeflenen proje için İHÜ'nün Başakşehir'deki yerleşkesinde program düzenlendi.

Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Safa Koçoğlu, burada yaptığı konuşmada, projenin kendilerine en temel değerleri yeniden anımsattığını söyledi.

Filistin'de yaşananların sadece bir halkın değil, uluslararası hukukun evrensel vicdanının ağır sınavı olduğunu belirten Koçoğlu, "Bu sebeple Filistin davasını anlamak, belgelere dayanarak tanımak ve hak mücadelesini uluslararası normlarla ilişkilendirmek, hepimizin, özellikle de bu salonda bulunan biz gençlerin en temel sorumluluğu. Bu anlamda İstanbul'dan Kudüs'e uzanan bu proje yalnızca coğrafi güzergahı değil, sadece fiziki mekanı da değil, aynı zamanda iki toplum arasındaki karşılıklı saygıya, bir geçmişin mirasına ve evrensel vicdanın sesine dayanan bağ kuruyor." dedi.

Koçoğlu, seminerlerden saha ziyaretlerine, kültürel çalıştaylardan gözlem faaliyetlerine uzanan bu yoğun programla gençlerin hukuki, tarihi ve insani perspektifle donanıp dünyaya daha geniş çerçeveden bakmasının hedeflendiğini aktardı.

"Her mazlumun yanında Türkiye Cumhuriyeti vardır"

Kudüs'ün insanlığın ve herkesin ortak vicdanı olduğunu dile getiren Koçoğlu, "Kudüs, bizim için coğrafi mekan değil, bir yön, bir duruştur. Bu tarihi coğrafyanın kilidi, medeniyetimizin ve dünyanın sınavıdır. Biliyoruz ki Filistin meselesi yalnızca o topraklarda yaşayanların değil, hepimizin yüreğinde karşılık bulan, evrensel vicdanı ilgilendiren bir adalet çağrısıdır. Kudüs, dün olduğu gibi bugün de temel meselemizdir ve temel meselemiz olmaya devam edecektir." diye konuştu.

Trump, Çin'e uygulanan gümrük vergilerini yüzde 145'ten yüzde 80'e indirmeyi önerdi
Trump, Çin'e uygulanan gümrük vergilerini yüzde 145'ten yüzde 80'e indirmeyi önerdi
İçeriği Görüntüle

Koçoğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Türkiye'nin bugün yalnızca siyasi duruşla değil, kültürel bilinçle, insan haklarını esas alan evrensel sorumlulukla Kudüs'ün sesi, Filistin'in vicdanı olmaya devam edeceğini vurguladı.

Bu duruşun sadece Kudüs'le de sınırlı olmadığının altını çizen Koçoğlu, "Dünyanın dört bir yanında yaşanan zulümlerde, her mazlumun yanında Türkiye Cumhuriyeti vardır. Devletiyle, milletiyle, yüreğiyle adaletle çarpan gençlerimiz vardır. Bu proje, bu duruşun gençlerdeki çok güzel karşılığı." ifadelerini kullandı.

Filistin'den Türkiye'ye teşekkür

Filistin'in Ankara Büyükelçisi Faed Mustafa, projenin insanlığın tüm üyeleri arasındaki diyaloğu, anlayışı ve etkileşimi güçlendirmeye yönelik önemli bir adım olduğunu söyledi.

Türkiye'nin ezilenlerin, zulüm görenlerin özellikle de Filistin halkının her zaman yanında durduğunu aktaran Mustafa, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a destekleri için teşekkür etti.

"Pusulanın ilk işareti, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa"

Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) Yönetim Kurulu Başkanı  Hatice Akıncı Yılmaz ise projenin Türk ve Filistinli öğrencileri kültürel diplomasi ve insan hakları farkındalığı çerçevesinde buluşturmayı amaçladığını dile getirdi.

Kültürel mirasın korunması, dini özgürlükler ve uluslararası hukukun temel ilkeleri gibi karmaşık meseleleri gençlerin bakış açısıyla ele almayı hedeflediklerini vurgulayan Yılmaz, şöyle devam etti:

"İnsan, özü itibarıyla hayatta kalabilmek için her daim yön arayışındadır. Müslümanlar için hayata anlam ve değer katan şey, Kur'an-ı Kerim'in rehberliğidir, varoluşumuzu yönlendiren manevi pusuladır. Bu pusulanın ilk işareti, Müslümanların ilk kıblesi olan Mescid-i Aksa'dır. Bu bağlamda Kudüs'ün uluslararası hukuki statüsünün korunması yalnızca siyasi zorunluluk değil, aynı zamanda kültürel mirasın, dini özgürlüklerin ve temel insan haklarının muhafazası açısından da yükümlülüktür."

Yılmaz, bu eğitim programının küresel düzeyde karşılık bulacağına ve toplumsal sorumluluk çağrısı olarak insanlığın ortak hafızasında kalıcı iz bırakacağına yürekten inandıklarını kaydetti.

"Öğrencilerimiz eylülde Kudüs'e gidecek"

İbn Haldun Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Kemal Yılmaz da bu projenin Kudüs odaklı olduğundan bahsetti.

Proje kapsamında insan hakları, kültürel diplomasi, uluslararası hukuk gibi konularda öğrenciler arasında etkileşime çalışacaklarını aktaran Yılmaz, "Ağustos ayında onların öğrencileri buraya gelecek, İstanbul'u tanıyacak, öğrencilerimizle birlikte olacak. Eylül ayında bizim öğrencilerimiz Kudüs'e gidecek. Orada bir dizi seminere katılacaklar, oradaki gerçek yaşamın içinde bulunacaklar. Oradaki kültürü daha yakından teneffüs etme fırsatı olacak." diye konuştu.

Prof. Dr. Yılmaz, projenin kültürel diplomasinin gelişmesi ve tarihsel ortak bilincin daha güçlenmesi noktasında önemli katkılar sağlayacağını kaydetti.

Bu tip projeleri artırmayı hedeflediklerini dile getiren Yılmaz, "Bu projenin ismindeki pusula kelimesi son derece önemli çünkü şu anda dünyada birçok ülke pusulasını kaybetmiş şekilde sağa sola savrularak hareket ediyor. Burada şayet kültürler arasında doğru pusula etkileşimini sağlayabilirsek aslında doğru yöne gitmek ve iyilikleri kötülüklerin önüne geçirmek yönünde de çok önemli adım atmış oluruz. Biz de burada bunun bu projeyle bir kıvılcımını yapmaya çalışıyoruz." ifadelerini kullandı.

Al-Quds Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Imad Abu Kishek'in de katıldığı programda, proje koordinatörleri Kaan Şentürk ile Ömer Faruk Yıldırım sunum yaptı.


Muhabir: Gökçe Karaköse

Kaynak: AA