DIYARBAKIR (AA) - Stanford Üniversitesi araştırmacıları tarafından yapılan değerlendirmeler sonucunda 2024 yılında "En Etkili Bilim İnsanları Listesi"nde yıllık etki bazında Türkiye'den 1518, DÜ'den ise 8 akademisyen yer aldı. Listeye giren akademisyenlerden biri de Erzurum'da doğan, Orta Doğu Teknik Üniversitesi Kimya Bölümü'nden 2004'te mezun olan, 9 yıldır DÜ Eczacılık Fakültesi'nde görev yapan Doç. Dr. Mustafa Abdullah Yılmaz oldu.

Yılmaz, 22 ana bilim dalı ile 174 alt bilim dalında yüzde 2'lik dilime giren bilim insanlarının dahil olduğu, nitelikli makale sayısı, h-indeksi, çok yazarlı yayınların hm-indeksi, atıf/makale oranı, yayınların yer aldığı derginin etkisi, patent sayısı ve atıf alan makale sayısı gibi kriterlere göre hazırlanan listede, tıbbi ve aromatik bitkiler ile doğal ürünlerden elde edilen ekstrelerin hastalıklar üzerindeki tedavi edici etkilerine ilişkin yaptığı çalışmalarla, 2023 ve 2024 yıllarında iki kez yer alma başarısını gösterdi.

DÜ Bilim ve Teknoloji Uygulama ve Araştırma Merkezi bünyesinde Kütle Spektrometre ve Kromatografi Birimi'nin sorumluluğunu da yürüten Yılmaz'ın 160'tan fazla uluslararası makalesi bulunuyor.

25 farklı ülkedeki bilim insanlarıyla akademik işbirlikleri yürüten Yılmaz, Türkiye'nin biyolojik zenginliklerini sağlık alanında katma değere dönüştürmek, Alzheimer, diyabet, cilt hastalıkları ve kanser gibi hastalıkların tedavisine yönelik yeni ilaçların geliştirilmesine kapı aralamak istiyor.

12 yılda 2 bini aşkın tıbbi ve aromatik bitki analiz edildi

Doç. Dr. Yılmaz, AA muhabirine, amacının ülkeye özgü endemik tıbbi ve aromatik bitkilerin ilaç adayı olma potansiyelini bilimsel yöntemlerle ortaya koymak olduğunu söyledi.

"Laboratuvarımızdaki teknolojik cihazlar ve geliştirdiğimiz özgün metotlarla ilaç adayı moleküllerin varlığını belirleyip bunları karakterize ediyoruz." diyen Yılmaz, arazi çalışmalarında da botanik uzmanları eşliğinde bitki topladıklarını belirtti.

Yılmaz, bitki örneklerini teşhis edip, kayıt altına aldıklarını, kurutulan bitkileri çiçek, yaprak, kök, gövde, tohum ve meyve gibi farklı kısımlara ayırarak özel yöntemlerle özütlemesini yaptıklarını kaydetti.

ÖSYM, YKS kılavuzunda engelli adaylara ilişkin sağlık şartlarını güncelledi
ÖSYM, YKS kılavuzunda engelli adaylara ilişkin sağlık şartlarını güncelledi
İçeriği Görüntüle

Bitkilerin kıymetli ilaç adayı moleküllerini tespit edip hastalıklara karşı etkili olup olamayacaklarını belirlediklerini anlatan Yılmaz, bu kapsamda ekibiyle 12 yılda 2 bini aşkın tıbbi ve aromatik bitkiyi analiz ettiklerini söyledi.

Yılmaz, ülkedeki endemik bitkilerin biyolojik aktivitelerini farklı yöntemlerle belirlediklerini belirterek, şu bilgileri paylaştı:

"Vücudumuzda, çevre kirliliği, gıdalardaki katkı maddeleri ve ultraviyole ışınlarının etkisiyle serbest radikaller birikiyor. Kıymetli antioksidan özelliğe sahip bitkilerden aldığımız maddeler, bu serbest radikalleri sönümlendirip vücuttan atıyor. Bitkilerin antioksidan aktivitelerine ve hangi hastalıkları iyileştirme potansiyelleri olduğuna bakıyoruz. Kanser hücrelerinde etkili olup olmadığını, ilaç, gıda ve kozmetik sanayinde kullanılabilirliklerinin olup olmadığını tespit ediyoruz. Örneğin kekik türlerinden biri olan 'Thymus nummularius' üzerinde yaptığımız bir çalışmada, yüzde 16 rozmarinik asit tespit ettik. Rozmarinik asit, Avrupa'da reçeteli ilaçlarda kullanılan, özellikleri kanıtlanmış çok değerli bir biyomolekül. Ekonomik değeri de oldukça yüksek."

"Yüksek katma değere sahip biyoaktif bileşikleri tespit ettik"

Bu çalışmaları büyüterek, ülkenin kendi doğal kaynaklarından ilaç geliştirme hedefine katkı sağlamayı hedeflediklerini anlatan Yılmaz, "Çalışmalarımızda yüksek katma değere sahip biyoaktif bileşikleri tespit ettik. Bunların iltihap önleyici, şeker hastalığına, yüksek tansiyona, virüslere karşı koruyucu, bakterilere karşı etkili, meme, akciğer, böbrek ve lenf gibi kanser üzerinde etkili olduğunu tespit ettik." ifadelerini kullandı.

Doç. Dr. Yılmaz ile doğadaki bitkileri laboratuvar ortamında inceleyen üniversite öğrencilerinden İrem Kızılgül, buldukları bitkilerin bilime katkı sağlayacağını düşünmenin heyecan verici olduğunu söyledi.

​​​​​​​Beyda Nur Dağ ise ilaca eşdeğer olacak bitkiler üzerinde çalışma yaptıklarını belirtti.

Barış Akalsan da bitkilerin biyolojik ve biyomoleküler özelliklerini laboratuvar ortamında incelemeyi sürdürdüklerini kaydetti.


Muhabir: Mehmet Sıddık Kaya

Kaynak: AA