İSTANBUL (AA) - Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilcisi Büyükelçi Ayşe Sözen Usluer, Türk Mutfağı Haftası vesilesiyle Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde düzenlenen "Türk Mutfağı ve Türk El Sanatları" tanıtım resepsiyonunda AA muhabirine değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye'nin diplomaside artan rolüne değinen Usluer, "İstanbul bugün dünyada bir ticaret ve kültür başkenti olarak anılıyor ve metropol şehirlerden bir tanesi. Aynı zamanda büyük İstanbul Havalimanı'nın, Finans Merkezinin inşasından sonra özellikle birçok iş dünyasının transit noktası haline de gelmiş durumda. VIP konukların, devlet başkanlarının transit geçişleri aynı zamanda İstanbul." dedi.
Usluer, "(İstanbul) Özellikle Türk dış politikasında arabuluculuk rolümüzün merkezi haline de geldi. Birçok toplantı, görüşme, üst düzey görüşmeler, devlet başkanları düzeyinde, bakanlar düzeyinde görüşmeler burada düzenleniyor. Gerek sayın Cumhurbaşkanımızın (Recep Tayyip Erdoğan) Dolmabahçe Ofisi gerekse Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde." şeklinde konuştu.
Büyükelçi Usluer, "Özellikle burada yerleşik bulunan mukim başkonsolos sayısı açısından dünyada New York'tan sonra ikinci şehir haline gelmiş durumda İstanbul. Başkent olmadığı halde çok sayıda diplomatik misyon bulunduran bir şehirdir İstanbul." ifadelerini kullandı.
İstanbul'un 78 başkonsolosluk, 26 uluslararası ve bölgesel örgüte ev sahipliği yaptığını belirten Usluer, "Bu anlamda (İstanbul) dünya çapında bir diplomatik merkeze dönüşmüş durumda. Aynı zamanda bilindiği gibi pek çok arabuluculuk toplantılarına da ev sahipliği yapıyor. Gitgide artan bir önemi var." diye konuştu.
"Türk Mutfağı projesi, sıfır atık seferberliğimize de büyük katkı veriyor"Usluer, 21-27 Mayıs Türk Mutfağı haftası kapsamında Dışişleri Bakanlığı İstanbul Temsilciliğinde "Türk Mutfağı ve Türk El Sanatları" tanıtım resepsiyonu düzenlediklerini anımsatarak, Türk Mutfağı haftası kutlamalarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan'ın himayelerinde başlatıldığının ve Türk Mutfağının hem Türkiye'de hem dünya çapında tanıtımına katkı sağladığının altını çizdi.
Bu yıl Türk mutfağının temasının "Türk mutfağının klasikleri" olarak seçildiğini dile getiren Usluer, bunun çok önemli bir tema olduğunu vurguladı. Usluer, şöyle devam etti:
"Üstünde durmak istediğimiz noktalardan bir tanesi, Türk mutfağının sıfır atık tarafı. Türk kadınları mutfakta bir şeyler yaparken her zaman önce buzdolabını açar ve içinde kalmış, artmış sebzelerini, meyvelerini değerlendirmeyi tercih ederler. Bu bağlamda hakikaten sıfır atık seferberliğimize de büyük katkı veren bir proje, Türk Mutfağı projesi."
Bu bağlamda bölgesel olarak da Türk mutfağı klasiklerinden Hatay bölgesini seçtiklerine işaret eden Usluer, Hatay mutfağından Şef Sinem Özler'in tadımlar hazırladığını, Hatay'dan el sanatlarını tanıtıcı ve Hatay'ın el sanatlarını yaşatan bir sergi de düzenlendiğini aktardı.
Usluer, Türkiye'nin pek çok yöresinden peynirlerin de burada yer aldığını, ayrıca zeytinyağlılar ve kuzuyla pişen özel bir yöresel pilavın misafirlere ikram edileceğini anlattı.
"Gastronomi diplomasinin bir parçası"Usluer, Türk mutfağı ve el sanatlarının Türk kültürünün tanıtımındaki rolüne değinerek, "Gastronomi diplomasinin bir parçası oldu artık. Yemek kültürü ve yemeklerin tanıtımı diplomaside önemli bir yer tutuyor. Pek çok verilen davette artık ülkeler kendi yöresel yemeklerini ön plana çıkarak tanıtmayı tercih ediyorlar." ifadelerini kullandı.
Fast food kültürünün sağlığa ne kadar zararlı olduğunun günden güne daha fazla anlaşıldığına dikkati çeken Usluer, bu nedenle yöresel yemeklerin öneminin ön plana çıkmaya başladığını vurguladı.
Usluer, şunları kaydetti:
"Şimdi slow food dediğimiz bir kültüre geri dönüyoruz açıkçası. Kendi hayatımızın rutini sayılır bu slow food. Bunlarla beslenmeyi tercih etmeyi genç nesillere de aktarmak istiyoruz. Türk mutfağı kutlamalarının bunda çok büyük bir payı olacağına inanıyorum."
Muhabir: Muhammet Tarhan