
ÇANAKKALE (AA) - Devlet Su İşleri 25. Bölge Müdürlüğü 252. Şubesinden alınan verilere göre, kent merkezinin içme ve kullanma suyu kaynağı olan 54 milyon 115 bin metreküp su kapasitesine sahip Atikhisar Barajı'nda doluluk, 5 Ağustos'ta yüzde 51 olarak ölçüldü. Barajdaki doluluk oranı geçen yılın aynı döneminde yüzde 73 olarak kaydedilmişti.
Geçen yıl yüzde 68 doluluk seviyesine sahip Ayvacık Barajı'nda ise su seviyesi, bu sene yüzde 53 oldu.
Aynı dönemde doluluk oranı Bakacak Barajı'nda yüzde 27'den yüzde 26'ya, Bayramdere Barajı'nda yüzde 58'den yüzde 53'e, Bayramiç Barajı'nda yüzde 42'den yüzde 34'e, Zeytinliköy Barajı'nda yüzde 55'ten yüzde 39'a, Taşoluk Barajı'nda yüzde 38'den yüzde 24'e, Tayfur Barajı'nda yüzde 36'dan yüzde 27'ye, Umurbey Barajı'nda da yüzde 69'dan yüzde 58'e geriledi.
Yağış beklenmiyor, hava sıcaklıkları yüksek
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Uygulama ve Araştırma Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Murat Türkeş, AA muhabirine, Çanakkale'nin, Türkiye'de etkili olan aşırı kurak bölgenin içinde yer aldığını söyledi.
Karadeniz Bölgesi ve Doğu Anadolu Bölgesi'nin kuzeyi dışında Türkiye'nin büyük bir bölümünde, uzun süreli hidrolojik, tarımsal, ekolojik ve iyi yönetilemediği için sosyoekonomik kuraklığın etkili olduğunu vurgulayan Türkeş, "Çanakkale'nin içinde bulunduğu bölge temmuz ayını çok kurak geçirdi. Bu, uzun süreli bir kuraklık. Kötü haber şu, eylül ayına kadar bu kuraklık koşullarını hafifletebilecek geniş ölçekli yağış beklenmiyor. Hava sıcaklıkları da normaller civarında ve üstünde bekleniyor." diye konuştu.
"Etkili, yeterli ve verimli su kullanımına geçmek zorundayız"
Türkeş, kış ve ilkbahar mevsimlerinden gelen kuraklık olaylarının uzun süreli etkisiyle yangınların sıklaştığını ve yangın çıkan alanların genişlediğini aktararak, şöyle devam etti:
"Çünkü yüzey ve ormanlar kuru. Yanıcı madde miktarı da çok artıyor. Anız yangınları, piknikler, orman ile yerleşimlerin iç içe olması, insan faktörüyle iklim değişikliği, sıcak hava dalgaları, kuraklık ve poyraz gibi hava durumu tipleri yangınların büyük yangınlara dönüşmesine yol açıyor."
Yaşanan kuraklık nedeniyle Çanakkale'nin Biga ilçesinde çeltik tarımını sınırlandırma düşüncesinin olduğuna değinen Türkeş, bu yıldan başlayarak vahşi sulamadan vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Prof. Dr. Murat Türkeş, karbon ayak izini azaltmak, enerji tasarrufu yapmak için etkili, yeterli ve verimli su kullanımına geçilmesinin zorunlu olduğunu vurguladı.
İllerde Kuraklık Koordinasyon Kurullarınca Kuraklık Eylem Planı yürütüldüğünü hatırlatan Türkeş, yerel koşullar dikkate alınarak bu eylem planının iller özelinde hazırlanması gerektiğine dikkati çekti.
Türkeş, meteorolojik olaylar açısından ülke gündeminin şiddetli yağışlar, orman yangınları, sıcak hava dalgası ve kuraklık olacağını aktardı.
Kentteki barajlarda geçen yılla karşılaştırıldığında yüzde 15-20 azalma olduğunu ifade eden Türkeş, buharlaşma sürerken, su talebinin de devam ettiğini ancak Çanakkale'de boşa kullanılacak suyun olmadığını vurguladı.
"İklim değişikliğine uygun tarımsal ürün desenini belirlemek gerekiyor"Denge tutturulmazsa birkaç ay sonra tarımsal kuraklığın gündemde olacağına değinen Türkeş, şu değerlendirmede bulundu:
"Ekim ayı gelecek, yağış olmayacak, toprakta nem yok. Buğdayı, arpayı yağış olmazsa ve toprak hala kuruysa nasıl ekeceğiz? Bütün bu koşullarda iklim değişikliğine, daha sıcak, daha kurak koşullara, aşırı iklim hava olaylarına karşı ona uygun tarımsal ürün desenini belirlemek gerekiyor."
Muhabir: Çiğdem Münibe Alyanak