İSTANBUL (AA) - Demokrasi ve Özgürlükler Adası'nda düzenlenen programda konuşan Sempozyum Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Turgay Şirin, bu yıl "21. Yüzyılda Aile Olmak" başlığı altında toplandıklarını söyledi.

Dijitalleşmeden küreselleşmeye ve yalnızlaşan birey profiline kadar birçok başlıkta aile kurumunu zorlayan ve dönüştüren dinamiklerle örülü bir çağın yaşandığını belirten Şirin, bu nedenle sempozyumun içeriğini tek yönlü bir disiplinin dar kalıplarına hapsetmeden, çok katmanlı ve çok boyutlu biçimde kurguladıklarını dile getirdi.

Sempozyumda, farklı ülkelerden gelen 63 akademisyenin bildiri sunacağını ifade eden Şirin, şöyle konuştu:

"Program boyunca, gündüz kuşağı televizyon programlarından dijital platformlardaki kültürel aşınmalara, üniversiteli gençlerin evlenmesini kolaylaştıracak sosyal politika önerilerinden sosyokültürel terör yapılarının çözümlemesine, toplumsal cinsiyet ideolojileriyle yürütülen cinsiyetsizleştirme politikalarından çocuklara yönelik cinsel kimlik karmaşası oluşturan içeriklerin eleştirisine, ailelerin psikolojik iyi oluşunu hedefleyen klinik gözlemlerden nesiller arası değer aktarım mekanizmalarına, maneviyatın aile hayatındaki yapılandırıcı rolünden küresel sözleşmelerin aile hukukuna etkilerine kadar çok yönlü ve yüksek nitelikli bildirilerle karşılaşacağız."


Cinsiyetsizleştirme propaganda ve dayatması

İstanbul Aile Vakfı Başkanı Üner Karabıyık ise vakıf olarak toplumsal meselelere aile odaklı çözümler üretmek ve aile dostu ekosistemin gelişimine katkı sağlamak üzere özverili, donanımlı, dinamik bir ekiple gece gündüz çalıştıklarını söyledi.

Karabıyık, 21. yüzyılı demokrasi ve özgürlükler üzerinden tanımlamanın yanı sıra "haz ve hız çağı" olarak adlandırabileceklerini belirterek, şu ifadeleri kullandı:

"Tüm bu tanımlamalar bugün Gazze'de yaşanan soykırım gerçeği karşısında darmadağın olmuştur. Sizce Gazze'de sivilleri, özellikle kadın ve çocukları hedef alan terör devleti İsrail'i destekleyen firmaların boykot listesi ile küresel cinsiyetsizleştirme projelerine destek olan firmaların listesinin örtüşmesi tesadüf müdür? Birleşmiş Milletler İnsani Gelişmişlik Endeksi'ndeki ilk 50 ülkenin doğum oranları, nüfusun kendini yenileme kapasitesi olan 2,1'in altındadır. Bunun tek bir istisnası var, 2,9 doğum oranıyla İsrail. Sizce bu tesadüf müdür? Buradan bir kez daha vurgulamak isteriz ki terör devleti İsrail tarafından Filistin'de soykırım yapılırken, dünya sathında ise küresel cinsiyetsizleştirme propaganda ve dayatmasıyla 'soy kurutma' projeleri yürütülmektedir."

Mevcut gelişme paradigmasının bireyi merkeze aldığını vurgulayan Karabıyık, buna alternatif olarak aileyi merkeze alan bir paradigmayı tüm dünyaya teklif edecek Dünya Aile Ajansının İstanbul'da kurulmasını teklif ettiklerini söyledi.

İkinci tekliflerinin ise ailenin sürdürülebilir olarak korunması ve güçlendirilmesi olduğunu aktaran Karabıyık, "Bu sayede toplumsal cinsiyet ideolojisinin sürdürülebilir kalkınma amaçları üzerinden oluşturduğu orantısız durum dengelenecek. Bunlar çok net ve çok somut adımlar olacak." dedi.

TBMM Başkanı Kurtulmuş'un mesajı

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, sempozyuma gönderdiği mesajda, ailenin toplumda genetik şifreleri taşıdığına dikkati çekerek, şu ifadelere yer verdi:

"Sağlam bir toplum, sağlam ailelere ve sağlam şahsiyetli bireylere dayanır. İnsanın şahsiyet kazanmasında temel etki, ilk çevre ve ilk mektep de ailedir. Ne var ki bugünün koşullarında aile ve toplum sosyolojisi oldukça değişmiştir. Ailenin bazı yapay tartışmalar eşliğinde eski güçlü konumundan uzaklaştırılmak istenmesi konusu hepimizin dikkatle karşı çıkmamız gereken konulardandır. İnsanlığın kainatta iyi bir şekilde yaşamasının anahtar kavramı, fıtrata uygunluktur. Dolayısıyla bu kilit kavramın, aile çalışmalarında yer alması gerektiğini ifade etmek isterim. Yaratılıştan kaynaklanan bir konu üzerinde konuşuyorsak bunun temeli fıtrattır. Fıtrat, yaratılışın ana eksenidir. O eksenden saptığınız zaman yaradılıştaki ahenk, denge ve harmoni unsurlarının dışına çıkmış olursunuz."

Kurtulmuş, mesajında, aileyi koruyup kollarken aynı zamanda aile değerlerine zarar verecek bazı yaklaşımlara karşı da sonuna kadar dikkatli olunması gerektiğini vurgulayarak, "Kadın ve erkeğin karşılıklı olarak cepheleştirildiği rekabet anlayışını bir kenara koymak ve kadın ile erkeğin birbirinin tamamlayıcısı, birbirinin yardımcısı, destekçisi olduğu fikrini yeniden tazelemek zorundayız. Kadın ile erkek, ana-baba ve evlatlar olarak birbirini sevgiyle, saygıyla, şefkatle sarmalayan ailenin temel direkleridir." değerlendirmesinde bulundu.

Sempozyumun açılışına, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş'ın yanı sıra Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Nazif Yılmaz, Aile Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Sami Yılmaz, 12 farklı ülkeden akademisyenler, STK'ler ve davetliler katıldı.

HAWK silah sistemi eğitim atışları Sinop Test Merkezi'nde yapıldı
HAWK silah sistemi eğitim atışları Sinop Test Merkezi'nde yapıldı
İçeriği Görüntüle

Sempozyum açılış oturumuyla devam edecek.


Muhabir: Mücahit Türetken,Rüveyda Mina Meral

Kaynak: AA